Sol kulağımda orta seviyede işitme kaybı olduğunu öğrendim
Bu senenin başında ses şifası eğitimine gittiğimde, tuning fork’lar ile çalışırken, sol kulağımın çok iyi işitmediği gerçeği ile karşılaşıp şok oldum ilk defa.
Eğitimden eve döndüğümde haberi verdiğim eşim ‘ben sana hep söylüyordum ya’ dedi. Haklıydı, o bana hep kulağın duymuyor derdi, oysa ben bunu beni sinir etmek için şaka yapıyor diye düşünürdüm ve onu ciddiye almazdım.
Oğlum sol kulağıma her konuştuğunda, oğlum kısık sesle konuşma derdim, fark ettim ki kısık sesle konuşan o değil, kulağı duymayan benmişim.
Koronadan dolayı doktora gitmem gecikince bu farkındalıkla doktora görünmeden uzun bir süre yaşamak durumunda kaldım. Gerçekten işitmediğimi yavaş yavaş fark etmeye başladım. Çok ilginç, aynı kulakla yaşayan ben, farkına vardıktan sonra, işitme yetime dair daha önce fark etmediğim bir çok şeyi fark etmeye başladım. Hep orada olan bir çok bilgiyi yeni yeni görmeye başlamak gibi. Farkındalık bir defa başladı mı, yeni bir yolculuktur başlayan. Yapman gereken hiç bir şey yoktur artık, koyver kendini yeter.
Bugün detaylı bir işitme testi yaptırdım. Sol kulağımda orta seviyede işitme kaybı var. Sebebini anlayamadılar ve hatta biraz şaşırdılar. Başka bir doktora yönlendirdiler. Ben yine hayatın cilvesine şaşırıp kaldım, ses yolculuğumun bir yerinde sesimi ve diğer sesleri işitme ile ilgili bir yolculuk. Yol içinde yolculuklar.
Kendine nezaket gösterebilirsen, başkalarına da gösterebilirsin
Bu hafta koşturmalı bir haftaydı, evde sürekli çocukların arkadaşları vardı ve kayıt yapacak ortamı bulamamıştım. Testi yaptırdıktan sonra eve geldim ve bu hafta içime işleyerek pek çok kez tekrar tekrar dinlediğim bu ilahiyi bir oturuşta söyledim ve kaydettim.
Bu hafta bu ilahiyi kendime söyledim. Yavaşça, acelesiz. Gönlüme. Fark edemediğim daha bir çok parçama. Nazikçe, tadını çıkararak. Değiştirmeye çalışmadan.
Koronavirüs döneminde evde kaldığımız süre boyunca nezaket üzerine çok kez düşünür buldum kendimi. Fark ettim ki kendime nezaketim olmalı ilk önce ki başkalarına nazik olabileyim. Kendime nezaket ile söyledim bu ilahiyi. Kendim için şarkı söyleyen sesimi dinleyerek ve duyarak.
Siz hiç kendinize şarkı söylediniz mi?
Kendime söylediğimin farkına vararak kendime ilk şarkımı Şadan ablacığım ile yaptığım bir çalışma sırasında söylemiştim bundan bir kaç yıl önce. Ah ne büyük keyif, ne büyük lezzet.
Bu hafta davetim sevdiğiniz bir şarkıyı yavaşça, acelesiz, nezaket ile kendinize söylemenize. Ondan önce kapatın gözlerinizi, An’da kalarak dinleyin beni, şifa ve şefkat niyetine.
https://youtu.be/SCjx3FImnzEŞarkının ses kaydını buradan dinleyebilirsiniz.
Noldu bu gönlüm ,noldu bu gönlüm?
Derdü gam ile doldu bu gönlüm.
Yandı bu gönlüm, yandı bu gönlüm,
Yanmada derman buldu bu gönlüm.
Gerçi ki yandı gerçeğe yandı,
Rengine aşkın cümle boyandı.
Kendi de buldu kendi de buldu,
Matlabını hoş buldu bu gönlüm.
Bayrami imdi bayrami imdi,
Yar ile bayram eyledi şimdi.
Hamd-ü senalar hamd-ü senalar,
Yar ile bayram etti bu gönlüm.
Güfte: Hacı Bayram-ı Veli
Beste: Neyzen Süleyman Ergüner